- Kriz sözcüğünü kullanmadan tecrübenizi yine adlandırın
Ele aldığımız mevzu ‘kimlik krizi’ olsa da bu, bir hekimin iyileştirebileceği bir şey değil. Bu sebeple kriz demeden içinde bulunduğunuz gidişatı adlandırmanın bir başka yolunu bulmanızda fayda var. Rosenberg, “Bu tecrübeyi ‘kriz’ olarak adlandırmanın hasarlı olabileceğini belirtiyor; zira bahsettiğimiz şey insan gelişiminin sıhhatli ve muhtemelen zorunlu bir parçası.” diye açıklıyor. Ve dahası şahsın kimliğini hiç denetlememesinin daha riskli olabileceğini dikkat topluyor. Zira, gelişmek için hayatlarımıza bakmamız, inançlarımızı, bedellerimizi denetlememiz ve neden ‘burada’ olduğumuzu kavrayabilmemiz çok ehemmiyetli. Kimlik krizini, keşif yarıyılı veya kendinizi yine hizalama fırsatı olarak belirlemeyi sınayabilirsiniz.
- Etrafınıza müracaat etin
Dostlarımız, arkadaşlarımız, ailemiz hepimiz için çok ehemmiyetli ve hayatımızda büyük bir yere sahip. Onların varlığı, çoğu zaman içinden geçtiğimiz zorlu süreçleri atlatmak için en büyük takviyecimiz. Size yakın olan, beğendiğiniz, güvendiğiniz insanlarla yaşadığınız varoluşsal sancıları tartışabilir, içinde bulunduğunuz kimlik depresyonunu aşmak için onlara danışabilirsiniz. Sevgi dolu bir bağlantıyla dolu yeni bir bakış açısı, içinde bulunduğunuz vaziyete tertemiz bir açıdan yanaşmanıza dayanakçı olabilir.
- Çevrenizdeki her şeyin size nasıl sezdirdiğini fark edin
Toksik dostluklar, ilerlemeyen bir iş, mutsuz bir konut/aile yaşantısı… Hayatınızda olup biten her vaziyetin, hadisenin, büyümenin, insanın size nasıl sezdirdiğini fark edin. Sizi mutsuz eden bir ilişkiyi tamamlamanın, size yararı olmadığını düşündüğünüz işinizden bölmenin, daha iyi bir konuta çıkmanın süreyi gelmiş olabilir. Kendinizi oraya ait sezmediğiniz ve iyi oluşunuzun hasar gördüğünü fark ettiğiniz her etraftan, insandan uzaklaşarak kimlik krizinizi aşabilirsiniz.
- Hudutlar koyun
Çevrenizdeki insanlar da dahil olmak üzere etrafınıza, söylenenlere, insanlara nasıl davranıldığına ve bedeninizin bu ipuçlarına nasıl tepki verdiğine suçlamadan dikkat edin. Yavaşlamak ve gözlemlemek, çevrenizdekileri fark etmenize, tecrübelerinize, duygularınıza daha fazla netlik getirmenize dayanakçı olabilir. Kendinizi denetlemenize neden olan etraflardan kendinizi uzaklaştırmak ve benlik duygunuzu gözetmek için hudutlar inşa etmek, krizi hayatınızdan uzaklaştırabilir.
- Bu sürecin geçeceğini öğrenil
Keşke dünyaya kazançken elimize bir rehber alevlendirilseydi… Ne zaman ne olacak, hangi kasvetler ne zaman bitecek, istediğimiz, hayalini kurduğumuz şeyleri elde edebilecek miyiz, hepsinin yanıtları olsaydı… Ama o zaman hayatın ne coşkuyu kalırdı, değil mi? Şu an içinden geçtiğiniz süreç, varoluşsal sancılarınızın eşliğinde ne kadar makûs olursa olsun geçecek. Kimse, işlerin ne zaman yoluna gireceğini, daha iyi olacağına dair bir zaman çizelgesi veremez ama her duygunun geçeceğini öğrenmek bu mevzudaki en büyük efordur.
- Benlik vefatını benlik kaybı tanıyın
Benlik vefatı veya benlik kaybı mitolojide derin bir biçimde ele alınan ve Joseph Campbell’in mitolojik bir araştırmasında belirlediği gibi ‘kendine teslim olma ve geçiş evresidir’. Oldukça yoğun bir mevzu olarak işlenen ve uzun süreçler, araştırmalar, pratikler, manevi uygulamalar gerektiren bu safha, en anlaşılır haliyle şahsın yine doğmasıdır ve her şey yolunda giderse Rosenberg’e göre hürleştirici ve hafifletici bir tecrübeyle sonuçlanabilir. Başka Bir Deyişle, hayat değişiyor, hayatlar, tecrübeler, duygular değişiyor, çevremizdeki insanlar, hadiseler, vaziyetler değişiyor; haliyle bizler de değişiyoruz, evriliyoruz.
Benliğe tutunmak ve onu bir kimliğe sığdırmak için gayret etmek yerine, bazı insanlar iç dünyalarnıa yöneldiklerinde ve kendilerine artık hizmet etmeyen her şeyi vazgeçtiklerinde üstlerine oturmayan kimliklerinden sıyrılabilirler. Belki, sizin için de yine doğuş süreyidir ve içinden geçtiğiniz süreç reelinde bir kriz değil, yeni bir ‘ben’ arayışıdır. Kendinize zaman tanıyın ve en doğru yanıtları içinizde bulabileceğinizi unutmayın.