Bazen romantik ilişkilerde partnerlerden biri daha baskın, öbürü ise daha pasif olabilir. Bu denge zaman zaman değişebilir veya bu biçimde gittiği yere kadar devam edebilir. Ancak bazı ilişkilerde bu baskınlık ve pasiflik balanssızlığı ilişki ilerledikçe partnerlerden birinin ebeveyn eş rolüne bürünmesiyle sonuçlanabilir. Başka Bir Deyişle; bir taraf ilişkinin tüm hakimiyetini ele alır ve partnerini her mevzuda yönlendirir, onun ismine kararlar alır, her şeyi kendi halleder. Sevgili ya da eş gibi davranmak yerine anne/baba rolünü üstlenen taraf, öbür tarafın üzerindeki kontrolünü zaman geçtikçe artırır ve bu vaziyet romantik ilişkilerin gerginleşmesine neden olabilir.
Birtakım şahsi sebeplerin yanı gizeme partnerlerden birinin öbürü üzerinde ebeveynlik rolü üstlenmesinin yaygın nedenleri arasında çocukluk travmaları, baskıcı ya da fazla gözetici aile geçmişi, mükemmeliyetçilik, güvensizlik hissi, kaybetme fobisi, irtibattaki kopukluklar, ihtilaflar veya hakimiyetçi karakter yapısı yer alır. Öte yandan, bir tarafın mesullükten kaçması, çocuk rolüne bürünmekten haz dinlemesi, lüzumlarının bir biçimde başkası tarafından karşılanmasına alışmış olması, kısacası ilişkiye ortak biçimde katılım göstermek istememesi de partnerler arasındaki zindenin bozulmasına ve dolayısıyla öbür tarafın ebeveynlik rolünü sahiplenmesine doğru giden bir yola neden olabilir.
Oysa ki ilişkinin devingeni için balanslı bir biçimde her iki partnerin de ortak katkı sağlaması gerekir. Dolayısıyla bu ve eşi sebeplerden dolayı ilişkide beliren ebeveyn rolü, partnerler arasındaki sürükleyiciliğin, romantizmin ve bağın yaralanmasına zemin hazırlayabilir. Üstelik, ebeveynlik rolüne sahip olunan bir ilişkide en çok negatif etkilenen alanlardan biri de cinsel hayattır. Kimse, anne veya babasıyla romantik, istekli bir yakınlık kurmak istemez; haliyle bir müddet sonra çiftler arasındaki o romantik çekim ortadan kalkmaya başlar ve ilişki tamamen anne/baba-çocuk ilişkisine döner. Bununla birlikte şiddetli uyumsuzluk da başlayabilir.
Partnerinize ebeveynlik yapıp yapmadığınızı nasıl anlarsınız?
Kendinizi partnerinize ebeveynlik yapıyor seziyorsanız ilişkinizin geleceğini etkileyecek bir karar almadan ve başkalaşım için adım atmadan evvel şu sualler üzerine düşünmenizde fayda var:
İlk etapta partnerinize ilgi duymanızın sebepleri neydi? Bu sebeplerden rastgele biriyle alakalı yaşadığınız hayal kırıklığı var mı?
Partnerinizden temennileriniz neler? Size doğru ve yanlış davranışları var mı, varsa bunlar sizi ve ilişkinizi nasıl etkiliyor?
Gelişirken, mevcut hayatınızda tetiklenebilecek karşılanmamış gereksinimleriniz var mıydı? Misalin, sevgi, para, güvende kalma hissi vb.
Yaşamınızda her şeyin hakimiyetten çıktığını sezdiniz mi ya da hala hissediyor musunuz?
Takviye istemek sizin için güç olabilir mi? Şayet öyleyse, bu sebeple istemeden korunmacı, hakimiyet edici ve/veya talepkar tavırların içerisine giriyor olabilir misiniz?
Herkesi düzenlemeye, hakimiyet etmeye ve/veya kurtarmaya çalışmak gibi bir kalıbınız var mı? Bu nereden gelmiş, neden kaynaklanıyor olabilir?
İlişkinizde takdir edildiğinizi, değer gördüğünüzü hissediyor musunuz? Hayırsa, bu hayal kırıklığı ve temennileriniz mevzusunda daha iyi sezmeniz için ne olmalı?
Bu sualleri kendinize sorduktan ve yanıtları üzerine düşündükten sonra partnerinize ebeveynlik yaptığınızdan emin olduysanız, artık adımlarınızı buna göre şekillendirmenin ve aranızdaki ‘ebeveyn-eş’ ilişkisini ‘eş-eş’e çevirmek için bir şeyler yapmaya başlamanızın zamanı gelmiştir. Ama evvelinde dilerseniz tıpkı kendinize suallerin yanıtları için alan ve zaman tanıdığınız gibi partnerinizin de bu suallere yanıt vermesini sağlayabilirsiniz. Böylece o da en az sizin kadar ilişkiniz üzerine düşünmeye ve çabalamaya başlayabilir.